Uzun Öykü - Titan'da İsyan - Bölüm 2

Bölüm 1

Bakım mühendisi olarak çalıştığım Tigmon Titan’da faaliyet gösteren üç uluslararası şirketten biriydi. Uyduda keşfedilen uranyum yatakları enerji teminini problem olmaktan çıkarınca Titan önemli bir süper bilgisayar işletme merkezi haline gelmişti. Uydunun düşük yüzey ısısı süper bilgisayarların verimli bir biçimde çalışmasına yardımcı oluyor, makul bir yüzey basıncı oluşturan kalın atmosfer tabakası bizi radyasyondan koruyordu.

Mars’ta faaliyet gösteren yapay zekalı varlıkların dünyadan bağımsızlıklarını ilan etmesi ve izleyen yıllarda bağımsızlık kervanına Jüpiter’in uydusu Europa’daki android ve gynoidlerin de katılması, Titan’ın önemini bir kat daha artırmıştı. Uydudaki yapay zekalı varlıkların bilinç kazanmış olduğu, ancak devrim koşulları oluşana kadar niyetlerini gizledikleri yönünde dedikodular vardı. Tigmon yönetimi özbilinç sahibi olduğu söylenen yapay zekalı varlıklara dair iddiaları net bir biçimde yalanlıyordu. Ben de henüz böyle bir durumun olmadığı kanısındaydım, şirketin işlettiği süper bilgisayarların bakımını yaparken bu yönde bir işarete rastlamamıştım.

Başvurumun üzerinden iki gün geçtikten sonra direktörümüzün Nian Zhen’in sanal asistanı kendisinin beni nihayet kabul edeceğini bildirdi. Asansörle bulunduğumuz binanın altından geçen tünele indim, mini-trene binerek Nian Zhen’in bulunduğu şirket merkez binasına geçtim.

Odasına girdiğimde Nian Chen beni başıyla selamladı ve çalışma masasına geçmemi işaret etti. Masadaki yerimi aldıktan sonra podyum mankeni gibi görünen bir gynoid içecek siparişimi aldı. Herhangi bir yanlış anlamaya izin vermeden kendimi nasıl ifade edeceğimi düşünürken Nian Chen gelip karşıma oturdu ve hemen söze girdi.

“Yaşadığın sorunu ilk kez benimle paylaşacağın için teşekkür ederim Utku. Sana Utku diyebilirim, değil mi?”

“Elbette. Beni kabul ettiğiniz için teşekkür ederim bu arada.”

“Aslında görüşmeleri talebin geldiği günde gerçekleştiririm. Ama ortalık öyle karışık ki ancak fırsat bulabildim.”

“Sizinle görüşmek istedim çünkü durumum acil görünüyor.”

“Çok sık görüşmesek de seni yakından tanıyorum. Beş yıl önce heyetin aksi yöndeki görüşlerine rağmen seni işe alan bendim.”

“Beni bu kadar yakından takip ettiğinizi bilmiyordum.”

“İş başvurusu sırasında bizi hiçbir durumda morali bozulmayan bir kişiliğin olduğuna inandırmaya çalıştın. Testler sırasında çektiğin numaralardan herkes gibi ben de etkilendim. Kuruldaki diğer üyelerin aksine olumlu yönde tabii. Tersine mühendislik yoluyla testin tam bir analizini yapmışsın. İşi almak için bu kadar sofistike numaralar çevirebilen bir gencin yeteneğinden yararlanmak istedim. Görüşümü ifade ettiğimde kurul başkanının yüzünün aldığı hali görmeliydin. Tüm üyeler bana sanki delirmişim gibi bakıyorlardı.”

“Bana güvendiğiniz için teşekkür ederim. Umarım yüzünüzü kara çıkarmamışımdır.”

“İyi iş çıkardın. Aksi durumda seni ilk mekikle dünyaya geri göndermiş olurduk.”

“İşte tam da bunu istemek için gelmiştim. İlk mekikle dünyaya dönmek.”

“Beş yıllık emeğinle kazandıklarının yarısını bize tazminat olarak ödemeye razısın. Hem de sözleşmenin sonuna sadece iki yıl kalmışken.”

“Dayanacak gücüm kalmadı.”

“Çin kültüründe büyük sözü dinlemenin özel bir yeri vardır. Türk kültüründe de aynı mı?”

“Kesinlikle.”

“O zaman şöyle yapacağız: Şirketimizin psikiyatristi Katerina’nın seni bugün kabul etmesini sağlayacağım. Ayrıca, sana buradaki rutininden sıyrılmanı sağlayacak bir görev vereceğim.”

“Saygısızlık etmek istemem ama bunların işe yarayacağını sanmıyorum. Hem insanlar Katerina’nın kafayı üşüttüğünü düşünüyor.”

“Az önce büyük sözü dinlemekten bahsediyorduk, değil mi? Şu anda sana açıklamayacağım nedenlerden dolayı üç hafta sonraki mekik seferi yapılamayacak. Dünyaya yapılacak ilk seferin en erken iki ay sonra olacağını tahmin ediyorum. Dolayısıyla söylediklerimi uygulayacak zamanın var. Bir sonraki görüşmemizde fikrini değiştirmemişsen dünyaya dönmekte serbest olacaksın.”

“Başka bir seçeneğim olmadığını anlıyorum. Görevin içeriğini öğrenebilir miyim?”

“Yapay zekalı sistemler üzerinde denetim yapan ekibe katılacaksın. Bugüne dek bu denetimleri hep yazılımlar üzerinden gerçekleştirdik. Sunucularda da bazı modifikasyonlar yapılmış olabileceğinden kuşkulanıyorum. Senden akıllı sistemlerin eriştiği sunucuların ve veri tabanlarının izini sürmeni istiyorum.”

“Elimden geleni yaparım” dedim ama içim hiç rahat değildi. Yabancısı olduğum topraklarda yaşadığım yetmiyormuş gibi başarmak için ne yapmam gerektiği bilmediğim bir görevi kabul etmiştim.

Nian Chen görev konusunda yaşadığım kaygıyı sezdi galiba, “oXo sistem mimarisini biliyor. Sana yardımcı olacaktır” dedi.

oXo kıt akıllı olduğuna kanaat getirilerek depoya konmuş bir droiddi ve bana nasıl yardımcı olabileceği konusunda hiçbir fikrim yoktu. Büyüklerin sözünün dinlenmesine dair yeni sözler işitmemek için direktörümüze itiraz etmedim ve izin isteyerek odasından çıktım.

Görsel Kaynağı: https://pixabay.com/illustrations/landscape-clouds-saturn-space-sky-56314/