My Love Story Part 6 (English - Turkish)
EYES TO EYES
The time was running slowly. While we were shuttling between school and dormitory. One day I met with the Gizem in our class at the residence.
G. Aaa Hi Serdar you were staying in the dormitory too.
S. Yeah..
G. I did not know.
S. I've seen you a few times.
G. Come on I never saw you ... How is it going
S. I'm having difficulty in workshops. I do not understand at all. But you gotta figure it out.
G. Which is the story translation.
S. Yeah..
G. I will help you. If you do not work after the dinner, we can study together
S. It'd be great.
G. OK, I'il give you my number. You will sent me message.
I got her number. She was born in Bursa. She was the daughter of a migrant family. She was a beautiful girl with white skin, colored eyes.
It was not that evening. The world seemed to stop, time did not pass. I had a difficult evening. I took the message after the meal. It's possible that I'm in the trance. I'm going down. He said meet me at the entrance of the canteen. I prepared immediately, took the book and went down to the stomach. The door was waiting for me when I went. She smiled when she saw me. I was laughing officially, very nice oil. I smiled too.
S. Have I waited so long?
G. I have come now.
S. We want to go upstairs and get tea then we go downstairs.
G. Let's take it.
We went upstairs, we got the teas, we went downstairs to dinner. It was 10 o'clock in the evening. The cafeteria was empty. We are sitting at one of the tables and trying to translate the dictionary. In the meantime I look at her room to me. After a little work, we took a break. We went out. I burned a cigarette. He was not using it. Here we were talking about a unit. From our past we were talking about our dreams to a unit. He graduated from Anatolian High School and was studying civil engineering. I also tried to enter it again when I actually did not want this part. I told you that I wanted to win the cinema and television, which is the section I want in Istanbul.
That day we merged into the ward. In the morning, we were arranged to go with the arrow. I left it in front of the block at 12 o'clock. I sat in the cigarette and lit a cigarette against the view. Then I held the way to the room. I could not sleep that night. I lit cigarettes on cigarettes in the window of the oven. I had indescribable feelings. Maybe for the first time I've had such emotions. But there was no idea what the next days would bring. It was difficult but not impossible.
GÖZLERİ GÖZLERİME DEĞDİĞİ AN
Zaman yavaş yavaş akıp gidiyordu. Okulla yurt arasında mekik dokurken. Bir gün yurtta, bizim sınıftaki Gizem ile karşılaştım.
G. Aaa merhaba Serdar sen de mi yurtta kalıyordun.
S. Evet..
G. Bilmiyordum.
S. Ben seni bir kaç kez gördüm kantinde.
G. Hadi ya ben hiç görmedim seni... Eeee nasıl gidiyor.
S. Ödevlerde zorlanıyorum. Hiç anlayamıyorum. Ama bir şekil de halletmen lazım.
G. Hangisi şu hikaye çevirisimi.
S. Evet..
G. Ben yardım ederim sana. Akşam işin yoksa yemekten sonra buluşup kantinde çalışalım istersen.
S. Çok iyi olur.
G. Tamam yaz numaramı.
Numarasını almıştım Gizem'in. Gizem Bursalıydı. Göçmen bir ailenin kızıydı. Beyaz tenli, renkli gözlü, güzel bir kızdı.
O gün akşam olmadı. Sanki dünya durmuştu, zaman geçmiyordu. Zar zor akşam ettim. Yemekten sonra mesaj attım. Müsaitsen inelim kantine diye. Tamam iniyorum. Kantinin giriş kapısında buluşalım dedi. Hemen hazırlanıp, kitabı da alıp kantine indim. Gittiğimde kapı da bekliyordu. Beni görünce gülümsedi. İçimin yağları eridi resmen, çok güzel gülüyordu. Ben de gülümsedim.
S. Kusura bakma çok beklettim mi?
G. Yok bende şimdi geldim.
S. İstersen yukarı çıkıp çay alalım sonra aşağı ineriz.
G. Olur alalım.
Yukarı çıktık, çayları aldık, aşağıya yemekhaneye indik. Saat akşam 10'a geliyordu. Yemekhane boşalmıştı. Biz de masalardan birine oturup elimizde sözlük çeviriyi yapmaya çalışıyoruz. Arada ben ona bakıyorum oda bana. Biraz çalıştıktan sonra mola verdik. Dışarı çıktık. Ben bir sigara yaktım. O kullanmıyordu. İşte bir birimiz hakkında konuşuyorduk. Geçmişimizden hayallerimizden bahsediyorduk bir birimize. O anadolu lisesi mezunuydu ve inşaat mühendisliği okuyordu. Ben de ona aslında bu bölümü istemediğimi sınava tekrar girip. İstanbul'da istediğim bölüm olan sinema ve televizyonu kazanmak istedeğimi söylemiştim.
O gün orada baya kaynaştık. Sabah okula beraber gitmek için sözleştik. Saat 12'ye doğru onu bloğunun önüne bıraktım. Ben ise kantinde oturup manzaraya karşı bir sigara daha yaktım. Sonra odanın yolunu tuttum. O gece uyuyamadım. Odanın penceresinde sigara üstüne sigara yakıyordum. İçimde tarifsiz duygular vardı. Belki de ilk defa böylesine duygular yaşıyordum. Ama gelecek günlerin ne getireceği hakkında hiç bir fikrim yoktu. Zordu ama imkansız değildi.
Proje kapsamında daha detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
Cointurk Discord Kanalı
@francophonie voted for your post (100.00%).
More info