RE: İngilizce Bilen Orpington Tavuk
Açıkçası ben yorumlara kadar okuyorum. Bazen de okumadan, posta bile girmeden oy verme durumları oluyor, genelde trail'ler yüzünden oluyor. Ben bu yorumu yazarken bu gönderide de misal 26 oy var ama 20 görüntülenme var.
Ayrıca, siz postunuza her girdiğinizde 1 görüntülenme ekleniyor. Yani eğer posta 10 kere giriyorsanız 10 kişi daha görmüş değil, siz 10 kere daha görmüşsünüz demektir. Dolayısıyla oradaki sayılar kandırıkçı biraz.
Kendi postuna çok girmemek lazım. Yorumlara profildeki replies ve comments kısmından bakmak lazım. Daha sağlıklı olur bu şekilde.
İngilizce kısmına gelecek olursak, eğer ingilizceniz yoksa uğraşmayın, değmez. Türk topluluğunda bir yer edinmeye çalışın. Hızlıca rep'iniz 40 oldu zaten, tebrik ederim :)
Eğer ingilizceniz varsa yazmak daha mantıklı. Yoksa çok komik duruyor gerçekten, yabancılar da pek oy vermiyor. Onun yerine art discordlarına girip onlarla konuşmak daha iyi. Bu sırada ingilizceniz de gelişir.
Yazıyı anlamaları önemli değil, onlar resimlere ve içeriğe bakarak oy veriyorlar. Fotoğrafçı bir çok arkadaşım böyle yapıyor.
Tavsiye edebilirim, eğer yabancı takipçi de çekmek istiyorsanız tabi.
Yine çok güzel açıklamalar ve tavsiyeler var burada.
Arada sırada iç dökmek de güzel oluyor steemitte bu paylaşımda öyle oldu biraz benim için.
Ama bu halinden ben de memnunum, sırf yazmış olmak için İngilizce yazmak benim de işime gelmiyor.
Ama bilmeyip, öğrenmeye çalışanlarla dalga geçenlere tepkiliyim biraz.
Komik ola ola, yanlış yapa yapa öğrenmiyor muyuz her şeyi?
Oldum olası öyle çok sosyal, insanlarla yüz yüze konuşmasını seven biri değildim.
Gruplaşma olunca da çok hoşuma gitmiyor.
Üniversitedeyken 5-6 kişilik gruplar olurdu,
kimileri hemşehrilikten kimileri hocadan soruları alabildikleri için bir araya gelirdi.
Gruptan biri gidip başkasıyla konuşmaya başlayınca da küserlerdi o kişiye.
Aynı davranışı -ben mezun oldum- , iş yerlerinde de görüyorum.
Tabi dayanışma yardımlaşma güzel bir şey.
Ama sanki çok köşe başı tutmaca oynuyoruz.
Bazan ben de kendimi öyle hissediyorum.
Takım tutar gibi değilde sevgiyle kucaklayıcı olmak,
İnsanları istedikleri zaman başka ilişkiler kurabilecekleri şekilde serbest bırakıp desteklemek sizin de söylediğiniz gibi isteyenler yazsın komik de olsa yabancı dilde diye düşünüyorum.
Fikirleriniz çok değerli, bir de ben anlasam başarılı olup olamadığımı çok iyi olacak, 40 olmak iyi bir şeyse, onu da sizden öğrenmiş oldum.
Daha çok eksiğim var, sonraki yazılarımda da yoğunluğunuz elverdiğince geri dönüş yapın lütfen.
Herkesin çok işi var biliyorum, 24 saat yetmiyor 🙂