Fotoğraf Üzerine #4 – [Emek]

in #tr6 years ago (edited)

Bulunduğum topraklarda buğday, arpa gibi tahıllar için hasat zamanı geldi. Aylar öncesinden başlayan hummalı bir çalışmanın neticesinde verilen emeklerin karşılığı alınmaya başlandı. Tabii ki emeklerin hak ettiği karşılığı alıp almadığı uzun uzadıya tartışılacak bir konudur ancak en azından verilen emekler neticesinde ortaya çıkan ürünleri görmek bile başlı başına güzel bir hissiyattır diye düşünüyorum. Ana gelir kaynağı bu ürünle olan çiftçiler her ne kadar olaya benim kadar Pollyanna gibi bakmasa da onları da bir nebze olsun tatmin edecek karşılıklar almalarını umuyorum.

IMG_20180728_162225.jpg
Huzur ve sessizliğin merkezinde kurulu köy evimiz

Buralarda hasat zamanı genel olarak, aşağı yukarı üniversite sınavı / liselere geçiş sınavı gibi önemli olayların sonuçlarının açıklanmasıyla aynı döneme denk gelir. Çiftçi günlerce ya da aylarca verdiği emeğin karşılığına baktığında ürünleri istediği seviyede yetişmemişse suçlayacak birini bulur. Bu suçlu çoğunlukla da yağmurdur bazen de böcekler. Çiftçinin yağmuru ya da böcekleri suçlaması kadar doğal bir durum da yoktur. Çünkü yağmurun yağdığı zaman ve miktar hasat zamanı elde edilecek ürünleri doğrudan etkiler. Aynı şekilde o sene yeni çıkmış bir böcek ütün mahsulü mahvedebilir. Hiç kimse çiftçiye yağmuru, böceği bahane etme, yeterince emek verseydin ürünlerin bu durumda olmazdı diyemez. Ancak ne yazık ki aynı anlayışlı tutum sınavlara giren öğrencilerimize karşı sergilenmemektedir. Bu yıl liseleri geçiş için yapılan sınav sistemini bir tanıdığımın kızının sınava girmiş olması vesilesiyle biraz öğrendim. Biraz diyorum çünkü öyle bir sitem ki yapan kişinin dahi tam anlamıyla anlayabildiğini sanmıyorum. Anladığım kadarıyla bu sınavda Türkiye genelinde ilk %10’luk dilime giren öğrenciler nitelikli okul kategorisine sokulan daha kaliteli okullara gidebilirken geriye kalan %90’lık dilim evinin yakınında bulunan herhangi bir liseye gitmek zorunda kalıyor. Yani eğer yaşıtlarınız arasında %10’luk dilime girecek kadar çalışkan değilseniz geriye kalanlardan hiçbir farkınız yok. Ya %10’luk dilime gireceksiniz ya da hiç çalışmasanız da olur. Eğer siz hiç çalışmadığınız halde kaliteli okul olmakla birlikte nitelikli okul statüsüne alınmamış bir okula yakın oturuyorsanız, çok çalışıp %11’lik dilime girmiş olan kişiden daha şanslısınız.

Diğer bir yandan bu %10’luk dilim bir mecburiyet durumudur. Yani sınava giren öğrencilerin %10’u tam puan alsa gerisi ise sadece bir puan düşük alsa bile bu öğrenciler eğitim kalitesi düşük okullara gitmek zorunda kalabilir. Bu nedenle %10’luk dilime giremeyen çalışkan öğrencilerin müthiş bir mağduriyeti söz konusudur. Zaten herkes çok çalışkan da olsa illaki bu dilime giremeyecek bir çoğunluk olacak. Bundan dolayı çiftçi için yağmur nelere sebep oluyorsa çocuklarımız için de bu sistem aynı şeylere sebep olmaktadır. Burada bilinçli davranıp durumun asıl sorumlusunun çocuklar olmadığı değerlendirilmeli ve onlara gereksiz eleştiri ve baskı yapılmamalı. Hasat zamanı ürünlerini satmak üzere yola çıkan bir çiftçiye senin buğdayların çok kaliteli ama biz sadece burada yaşayan kişilerin buğdaylarını alıyoruz ister kaliteli olsun ister kalitesiz denildiğini düşünün. Ya da biz yeterince kaliteli buğday aldık artık sizin buğdayınızın kalitesinin önemi yok en kötü buğdayla aynı fiyattan alırız denilsin. İşte şu anki sistem bunu söylüyor.

Bir de nitelikli okul diye bir durum var ki insanın aklı almıyor. Nitelikli okul durumu zaten başlı başına eğitimdeki bir eksikliği gözler önüne seriyor. Aynı şartlarda eğitim görme imkanı sunamayan devlet öğrencilerden aynı sınava girerek başarı göstermesini bekliyor. Kendi okullarını nitelikli ve niteliksiz olarak ayırarak kendi evlatları arasında ayrım yapıyor. Devlet olarak yapılan bu nitelikli niteliksiz okul ayırımı eğitim eşitliği ilkesinin ayaklar altına alındığının ispatıdır. Nasıl ki Türkiye’nin dört bir yanında çalışan çiftçimiz aynı fiyattan mazot alıyor, aynı vergileri omuzlayarak devletine destek oluyorsa aynı şekilde çocuklarının eğitilmesini isteme hakkına sahiptir. Geleceği şekillendirecek olan tohumlarımızın bu denli zor durumlara sokulması geleceğimizi zora sokmak demektir.

Emek, insanımızın karnını doyurduğu yegane nimet olan ‘ekmek’ten sadece tek bir harf eksiktir. Ben her zaman bu iki kelime arasındaki fonetik benzerliğin anlamları arasındaki kuvvetli bağdan gerçekleştiğini düşünmüşümdür. Çünkü ekmeğe giden yollarda harcanan emek olmazsa insanın karnını doyuracak ekmeği bulması zor olacaktır. Emek o kadar değerlidir ki içine katıldığı şeyi güçlendirir, kuvvetlendirir ve yoğurur. Emek olmadan elde edilmiş olan değerlerin kumdan yapılmış bir kaleye benzetmek sanırım doğru bir benzetme olacaktır. Hafif bir rüzgarda aşınmaya başlayacak ve kuvvetli bir rüzgarda yıkılmaya başlayacaktır. Bu kadar önemi bir değer olan emeğin böylesine kolay zayi edildiği bir ortam, emeğin ekmeğe dönüşmesine engel olacak ve gerçekten emek harcayanların içindeki şevkin kırılmasına yol açacaktır. Bizler bile Steem fiyatındaki düşüşü bahane ederek buraya verdiğimiz emekleri esirgerken, gecesini gündüzüne katan çocuklarımızın, soğuk sıcak demeden çalışan çiftçimizin emeğinin karşılığını istemesi en doğal haklarıdır. ‘Ekmek olmak yolunda binlerce emekle yoğurulan buğday tanesi, emek olmazsa sadece kuşlara yem olacaktır.’

Daha fazla içerik için bloğumu ziyaret edebilirsiniz.


Posted from my blog with SteemPress : http://www.househusband.tk/2018/08/fotograf-uzerine-4-emek

Sort:  

Congratulations! This post has been upvoted from the communal account, @minnowsupport, by househusband [Turkish] from the Minnow Support Project. It's a witness project run by aggroed, ausbitbank, teamsteem, theprophet0, someguy123, neoxian, followbtcnews, and netuoso. The goal is to help Steemit grow by supporting Minnows. Please find us at the Peace, Abundance, and Liberty Network (PALnet) Discord Channel. It's a completely public and open space to all members of the Steemit community who voluntarily choose to be there.

If you would like to delegate to the Minnow Support Project you can do so by clicking on the following links: 50SP, 100SP, 250SP, 500SP, 1000SP, 5000SP.
Be sure to leave at least 50SP undelegated on your account.


Bu yazı Curation Collective Discord Sunucusunda küratörlere önerilmiş ve manuel inceleme sonrasında @c-squared topluluk hesabından oy ve resteem almıştır.
This post was shared in the #turkish-curation channel in the Curation Collective Discord community for curators, and upvoted and resteemed by the @c-squared community account after manual review.

teşekkür ederim

Ne güzel söylediniz, emek ve ekmek..
Böyle bir konu ancak bu kadar tatlı dille anlatılabilirdi, elinize sağlık..

Çok teşekkür ederim