Eti Senin, Kemiği ABD'nin! - Fulbright Eğitim Komisyonu
Merhaba, bugünkü yazımda Türk 'Milli' Eğitim Sistemini büyük bir tahribata uğratmış ve uğratmaya devam eden Fulbright Eğitim Komisyonundan bahsedeceğim.
Yazılarımda gerçeklerden bahsetmeye çalışırken bir yandan da mümkün olduğunca kaynağı belirsiz komplo teorilerden uzak durmaya çalışıyorum. Şüphesiz ki benim yazılarımı dikkate alıp hayatından birkaç dakika ayıran kişilerin bilgi zehirlenmesi yaşamasını istemem.
Bu yazı iki bölümden oluşacak,
Fulbright Eğitim Komisyonu resmi sitesinden alınan bilgilere göre işin en masumane ve akademik hali.
Fulbright Eğitim Komisyonu resmiyetinden bağımsız, halk dilinde esasa dayalı anlatım.
1. Bölüm - Fulbright (Resmi)
Fulbright Eğitim Komisyonu, 1949 yılında ABD - Türkiye arasında ortaklaşa oluşturulmuş bir projedir. Bu proje, Türk halkı ve Amerikan halkı arasında bir köprü oluşturma ve sosyokültürel alışveriş içerisinde bulundurma amacıyla başlatılmıştır.
Türk üniversite mezunları, akademisyenler, sanatçılar vs. başka bir deyişle gelecek vaat eden insanlar Fulbright sayesinde ABD'de yetiştirilmektedir ve kişilerin eğitiminden başlamak üzere sosyal açıdan tüm burslulukları temin edilmektedir. (Bir nevi Türkiye'deki parlak insanların ABD'de burslu bir şekilde yetiştirilmesi diyebiliriz.)
Eğitim komisyonu kurulduğu günden bu yana 6.000'den fazla Türk insana eğitim bursu olanağı tanımıştır. ABD'de eğitilmiş akademisyen ve öğrenciler, bursun akabinde Türkiye'ye dönüp ülkeye yararlı işler yapmaktadırlar. Ofisin genel merkezi Ankara'dadır.
2. Bölüm - Fulbright (Gayrıresmi)
Fulbright Eğitim Komisyonu, 1949 yılında CHP (İnönü) döneminde imzalanmış ve hayata geçmiş bir eğitim bursu programıdır.
Bu program, Türk eğitim sistemini düzenlemekte ve müdahalelerde bulunmaktadır.
Kurulmuş eğitim komisyonunun 4'ü ABD vatandaşı, 4'ü TC vatandaşı olmak üzere 8 adet kurul üyesi bulunmasına karar verilmiştir.
Türkiye'deki ABD Büyükelçisi'nin Fulbright Komisyonunun onursal başkanı olmasına karar verilmiştir ve komisyonda kararlar alınırken 4-4 şeklinde oylama eşit kalırsa son söz hakkı büyükelçiye bırakılacaktır.
'Rivayete göre' bu 4 ABD Vatandaşının arasına CIA ajanlarını sıkıştırılmaktadır. Böylece Türk Milli Eğitimine sızma imkanı bulunulmaktadır.
Oktay Sinanoğlu, Banu Avar gibi saygıdeğer uzmanların da zaman zaman olumsuz atıfta bulunduğu bu komisyon, Milli Eğitimi 60 yılı aşkın süredir abluka altına almaktadır. Birçok Türk aydın tarafından " Türkiye'den insan alıp ajan olarak gönderme " olarak nitelendirilmiş bu programın aşırı geç kalınmış olmakla birlikte ülkeden süpürülmesi şarttır.
(Aktif zararı 1949-1970(?) yıllarında daha çok görülmüştür. Günümüzde ağırlıklı olarak burs hizmeti vermektedir)
Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim, çok yönlü bir sayfam var. Eğer yazım üslubumdan ve verdiğim bilgilerden hoşlandıysanız takibe alabilirsiniz!
Fulbright Eğitim Komisyonu hakkında yorumlarınızı bekliyorum.
KAYNAKÇA - SOURCE
1. Fotoğraf
2. Fotoğraf
3. Fotoğraf
Fulbright Resmi Sitesi
Eğitim Ajansı Haberi
Milli Gazete Yazısı
Wikipedia
En kolay savunma mekanizmasıdır komplo teorisi etiketini kullanmak, asla sorgulanmaz hiçbir şey, fikri takip yok bizde, toplumda yok, medyada hiç yok.. Ezberle gitsin...
Paylaşımınız için teşekkürler,
Selamlar
Merhaba, yorumunuz için teşekkür ederim. 2. bölümde anlattıklarımda 2 adet komplo teori var. Bunlardan birisinin başına rivayete göre diye ekleme yaptım, diğerinin ise referansını Banu Avar ve Oktay Sinanoğlu olarak gösterdim.
Komplo teori olabilmesi için ispatlanamaması gerekmez mi? Milli Eğitim'deki yabancı uzmanların varlığını anlatan başka yazarlar da var; Doğan Avcıoğlu gibi...
Banu Avar isminin komplo teorisi ile yan yana getirilmesini doğru bulmuyorum, yıllardır yakından takip eden bir okuyucusu, dinleyicisi olarak...Büyük haksızlık olur kanaatindeyim.
Umarım eleştirimin şahsınıza değil, yazının içeriğindeki ilgili bölüme olduğunu anlatabilmişimdir.
Çalışmalarınızda kolaylıklar diliyorum,
Selamlar
Tebrikler! Yazınız @tryardim topluluk hesabından oy kazanmıştır. #tr tagi altında kaliteli içeriklerizi görmekten mutluluk duyarız. Detaylı bilgi için Tryardım Desteklenen İçerikler 5 Haziran 2018 bağlantısını ziyaret edebilirsiniz.
Eğitimimize kadar etkileyen komple teorileri.
Emeğinize sağlık bu bilgiyi biziml paylaştığınız için , fulbright bir komple teorisi olabilir mi sizce
Merhaba,
Fulbright hakkında çok fazla söylem var. Bu yüzden hem evet, hem hayır diyebiliriz. Ancak tümüyle ele alırsak komplo teorisi olduğunu düşünmüyorum. İnternet ortamında bile karşınıza çıkan çok fazla delil var çünkü art niyetli bir program olduğuna dair.
Congratulations @kinyst! You have completed some achievement on Steemit and have been rewarded with new badge(s) :
Award for the number of upvotes received
Click on the badge to view your Board of Honor.
If you no longer want to receive notifications, reply to this comment with the word
STOP
Arkasında bir komplo teorisi kurulacak durumlar olduğunu düşünmüyorum.
Atıf yapılan bir durum olsa idi, -ki onlarca yıl, binler kişi gelmiş geçmiş- Fulbright almış ve içerideki olaylara itiraz eden birilerini duymuşmuş olurduk.
Bkz: Kedicik Ceylan, Bkz: Nurettin Veren, Latif Erdoğan ..
Biraz yaşlarını almış kişiler oldukları için henüz "gezegen milliyetçiği" yerine halen "ülkü/ırk/ülke milliyetçiliği" yaptıkları için Avar ve Sinanoğlu gibi isimlerin Fulbright'a kızmaları normal. Zira parlak beyinleri alıp ABD'ye götürüyorlar. Baktıkları yerden haklı olabilirler.
Bununla birlikte yarın biz de:
desek, MIT ajanı mı yetiştirmiş olacağız..
Ayrıca "gerçekler aynasına" da bakmamız lazım: Aziz Sancar eğitimi sonrası idealist bir genç olarak TR'ye geri dönmüş. ABD'de kendine laboratuvar verdikleri adama burada "şu deneyleri tüplerini yıka gel"modunda Lab boy muamelesi yapmışlar. Çaresiz geri dönmüş. (Youtube'da kendi ağzından dinleyebilirsiniz)