Benim Sıcağım Senin Sıcağını Döver
fotoğraf:milliyet.com
Gerçekten döver. 24 yaşıma geldim böylesine bir hava ile henüz karşılaşmadım ben. Geceleri ne uyuyabiliyorum ne de sakin sakin oturabiliyorum. Dün kendimi koltukta kara kara düşünürken buldum, gören de ciddi bir şey oldu sanacak. Halbuki sıcağı düşünüyordum. ‘Hiç mi esmez’ diye kendi kendime söyleniyordum. ‘Sıcak ısırıyor’ cümlesini duydunuz mu hiç bilmiyorum ama şaka falan değil ciddi ciddi beni sıcak ısırıyor. Günde 3 kere falan duşa giriyorum, oturduğum yerde vücudum habire ter pompalıyor gibi. Ne uyku kaldı ne enerji..
Bu sıcak; benim sıcağım senin sıcağını döver sıcakları. 5 gün önce ki sıcakla inatlaşan bir sıcak. Aralarında çıkmaza düşmüşler habire inatlaşıp duruyorlar. Hayır anlamıyorum ne gerek var böyle inatlaşmaya tatlı tatlı yaşayıp gidelim işte, herkes mutlu olsun.
Günlerdir odalara giremiyorum evin içinde, balkonda yatıp balkonda kalkıyorum. Yok ki ne vantilatörüm var ne de klimam. Balkonu kendi evim haline dönüştürdüm içeriye sadece yemek hazırlamaya bir de banyoyu kullanmaya giriyorum. Balkondan içeriye adımımı attığım zaman cehennemde yanıyor gibi hissediyorum kendimi.
İnsanlar magazin programlarını izleye dursunlar, o orada ‘bikinili yakalanmış’, şu burada ‘sahilde güneşlenirken yakalanmış’ cümlelerini arka arkaya dinleyip dursunlar. Yahu bu benim ben daha evimin odasına giremiyorum; sevgilimle güneşlenen, bikinili olan ben olmadıktan sonra banane onlardan. Onlar hayatın sadece %1’lik dilimi, ekmek elden su gölden yaşıyorlar. Ben bu sabah kan ter içinde uyandığımı biliyorum banane milletin bikinisinden, ben giyemedikten sonra beni ne ilgilendirir demi ama?
O değilde yukarıda dedim ya hani ‘herkes mutlu olsun, tatlı tatlı yaşayalım’ diye aslında bunu yapan biziz, biz doğayı mutlu etmiyoruz ki doğa bizi mutlu etsin. Her yeri bu kadar betonlaştırmasaydık bugün nefes alamıyor olmazdık. Rüzgarın bizim suratımıza tatlı tatlı çarpmasını diktiğimiz binalarla, kestiğimiz ağaçlarla engellemeseydik eğer geceleri rahat rahat uyuyor olurduk.
Ben size bişey diyeyim bence bu daha başlangıç. Daha çok sıcaklar göreceğiz, biz daha çok hasta olacağız. Doğaya, tabiata saygısızlık yapmaya devam ettikçe doğa bizden intikamını ‘benim sıcağım senin sıcağını döver hatta ve hatta seni döver’ şeklinde acı acı almaya devam edecek bizden benden söylemesi.
İyisi mi saygıyla yaklaşalım biz tabiatın bize verdiği tüm güzelliklere, sevelim onu. Çünkü bizim, bizden sonra geleceklerin yaşam garantisi o. Onu yok etmeye devam edersek ne içecek su bulacağız ne de yüzümüzden tatlı tatlı esip geçen bir rüzgar.
Boşverin televizyon da bikinili insanları izlemeyi, onlar kurtarmayacak bu kavgadan bizi; bu şekilde davranmaya devam edersek nakavt olacağız. Vallahi çok sıcak gözünüzü seveyim zararın neresinden dönülse kardır; gelin kurtaralım bizi, gelin doğa ile bir anlaşma yapalım; yok etmeyelim onu etmeyelim ki o da bizimle inatlaşmayı bırakın. Biz kaybederiz benden söylemesi.