Zihin Haritaları ve Çağrışım

in #tr7 years ago

Birkaç gündür eşimin tavsiyesiyle Tony Buzan ve Barry Buzan'ın yazdıkları Zihin Haritaları kitabını okuyorum. Zihin haritalarına pek yabancı birisi olmamama ve iş hayatında da belirli aralıklar kullanmama rağmen kitabı okudukça aslında zihin haritaları yanlış kullandığımı düşünmeye başladım. Benim zihin haritalarıyla tanışmam bundan birkaç sene öncesine dayanıyor. İş nedeniyle farklı bir not alma yöntemi ararken zihin haritalarıyla karşılaşmış biraz kurcaladıktan sonra birkaç projede de kullanmıştım. Sonrasında da dönemsel olarak kullanmaya devam ettim. 

Eğitim hayatımızda bize öğretilen her zaman için doğru not almanın önemi, bu notaların detaylarının çokluğu ve aranılan her şeyin notların içinde bulunabilmesinin gerekliliğiydi. Yüksek lisansa kadar okul hayatımda hiçbir zaman başarılı bir öğrenci olamadım. Hep düşük veya ortalama notlar aldım. Kısacası sadece günü kurtardım. Aslında iyi not tuttuğumu iddia ederim ve notlarıma yıllar sonra dönüp baktığımda bile içlerindeki detaylılığı görebilirim. Yine de ne yaparsam yapayım eğitim hayatımda başarı konusunda notlarım hep benden önde oldular. Okuduklarımı kolayca ezberleme konusunda iyi olduğum için sözel dersleri hep ezberleyerek geçtim. Ezberlediklerimi kolayca unutacağımın da hep farkındaydım ancak okul hayatımda bana başka çare bırakılmamıştı. Gerçekten öğrenme seçeneğim olmadığını düşündüm çoğu zaman ve bir anlamda hayatta kalabilmek için uyum sağlamayı seçtim.

Zihin Haritaları kitabını okumaya başladıktan sonra ise aslında hissettiğim ancak anlatamadığım bazı şeyleri yazarların çok güzel açıkladıklarını fark ettim. Bunların içinde beynimizin düşünme ve öğrenme biçimlerini iki örnek olarak kolayca gösterebilirim. Yazar kitabında yeni bir düşünceye sahip olduğumuz her an beynimizde bu düşünceyi taşıyan yol boyunca biyokimyasal/elektromanyetik direcin düştüğünü belirtiyor. Bu konuyu ise çalılar ve çakıllarla dolu bir ormanda yol açmaya benzetiyor. İlk deneme zor, uğraşılması gereken çok fazla sayıda çalı ve çakıl var. Ancak denemeye devam ettikçe, yani yolu temizledikçe, o yoldan her geçiş bir öncekinden daha kolay oluyor. Bir süre sonraysa önümüzde düz ve temiz bir patika oluşuyor. Diğer yandan not almak tekrar etmek, yürüdüğümüz patikayı düz ve temiz yapabilmek için ne kadar önemli olsa da yanlış not almak aslında beynimizi uyutmak ve sıkmaktan başka pek bir işe yaramıyor. Yanlış notlar almak beynimizin çağrışım kurabileceği anahtar kelimeleri diğer bir sürü kelimenin arasına gizliyor. Tekrar süresini uzatıyor ve zaman kaybettiriyor. Hatırlamamızı da zorlaştırıyor. Zihin haritalarını kullanmaya başlamak da tam bu noktada anlam kazanmaya başlıyor. Yazara göre zihin haritaları beynimizin çağrışım yapmasını sağlıyor. Kullanılan kelimeler ve resimler büyük resmi görmeyi kolaylaştırıyor ve beynimiz uyku durumuna geçmeden hikayenin tamamına hakim olabiliyor.

Yazımı sonlandırmadan önce bir üst paragrafta yazdığım beynimizin çağrışım yapması konusunda doğrudan kitaptan bir örnek vermek istiyorum. İsterseniz bu örneği siz de deneyebilir ve ilk başta zorlansanız da sonrasında kelimelerin arka arkaya nasıl da aklınıza geldiğini görebilirsiniz. Elinize boş bir kağıt ve kalem alın. Kağıdın ortasına mutluluk yazın ve bu kelimeyi daire içine alın. Şimdi de bu daireden 10 tane ok çıkarın ve size mutluluğu çağrıştıran kelimeleri yazmaya başlayın. Kelimeler üzerinde düşünmeyin, aklınıza ilk geleni yazın ve hemen diğerine geçin. İlk önce, siz de benim gibi, mutlulukla alakalı nasıl 10 kelime bulacağınızı düşünmüş olabilirsiniz. Ancak ilk 2 veya 3 kelimeden sonra kolaylıkla 10 kelimeyi bulacak ve hatta devam etmek isteyeceksiniz. Bunun nedeni ise beyninizin ilk yazdığınız kelimeden sonra çağrışımlar üretmeye başlaması olarak açıklanıyor. Örnek olarak bir oka tatlı yazarsanız ikinci oka çikolata yazmak aklınıza gelebilir. Ya da ilkine huzur yazarsanız ikincisine aile veya ev gibi bir kelime yazma ihtimaliniz çok yüksek. Elbette bu kişiden kişiye değişecektir ancak beyniniz kolayca çağrışımları kuracaktır. Tıpkı size "elma" demem ve sizin de aklınıza hemen kırmızı, yeşil veya sarı rengin gelmesi, genel olarak yuvarlak bir şekil ve ekşi veya tatlı bir tat duygusunun hatırlanması gibi.

Sonuç olarak Zihin Haritaları kitabı benim çok ilgimi çekti. Eğer siz de benim gibi farklı şeyler öğrenmeye meraklıysanız veya sadece bilgi olsun diye okumak isterseniz kesinlikle tavsiye edebilirim.

İyi okumalar.

----------

Image Resource

Pixabay.com - CC0 Creative Commons

Sort:  

ÇOK ÖĞRETİCİ BİR MAKALE

Congratulations! This post has been upvoted from the communal account, @minnowsupport, by suhayunus from the Minnow Support Project. It's a witness project run by aggroed, ausbitbank, teamsteem, theprophet0, someguy123, neoxian, followbtcnews/crimsonclad, and netuoso. The goal is to help Steemit grow by supporting Minnows and creating a social network. Please find us in the Peace, Abundance, and Liberty Network (PALnet) Discord Channel. It's a completely public and open space to all members of the Steemit community who voluntarily choose to be there.